Harun Meral

Tüm yazıları
...

Şahsi ikbal için koşanlar, kalite noksanlığı ve sorumluluk

Henüz yazar hakkında detaylı bilgi verilmemiştir.

Harun Meral

Toplumları daha iyi şartlara ulaştırmak iddiasında olan her siyasi hareketin doğal olarak bir dünya görüşü de olmalıdır. Fikir-proje-kadro ve yönetim şeması bu dünya görüşünün güç aldığı kaynaklardır.

Siyasi dünya görüşü, “toplumun davranışlarına yön veren politik, hukuki, örfi, gelenek, dini, moral, estetik ve eğitim ile ilgili düşünceler bütünüdür.” Yani siyasi, sosyal ve toplumsal meselelere çözüm sunan doktrin demektir. Kısaca dünya görüşü bu şekilde tarif edilebilir.

Ancak her düşünce, her fikir ya da her ideoloji devlet yönetmeye talip siyasi hareketlerin dünya görüşü olamayacağına göre, fikirlerin dünya görüşü olabilmesi için iki temel unsura ihtiyaç vardır:

1- Fikirlerin ve düşüncelerin yani dünya görüşünün fiili yönü olması gerekmektedir. Yani eyleme dönüşmüş, davranışa dönüşmüş, model haline gelmiş olması şarttır. Kurumsallaşmalıdır.

2- Fikirlerin ve düşüncelerin dünya görüşü ‘ideoloji’ olabilmesi için ikinci şart da fikir sisteminin değer yargısı içermesi, kendi taraflarına ödevler yüklemesi, ortak davranış biçimlerini önermesi ve bütün bunların siyasi nedenlerini sebep-sonuç ilişkisi içinde net olarak ortaya koyması gerekmektedir. Bu açıklamaları özetlersek: Siyasi dünya görüşü demek, insan davranışlarını yönlendiren, inanç unsurlarına dayanan sosyal, siyasi ve ekonomik talepleri içeren fikir sistemi şeklinde tanımlanabilir.

Siyasi ideolojiler yani siyasi dünya görüşleri bazen arzu edilen değişimi sağlamak için topluma empoze edilir. Bazen de istenmeyen siyasi ve sosyal tezahürleri durdurabilmek adına mevcut düzenin lehinde payanda olarak kullanılır. Bu durumda biz neyiz, kimiz? Bizi yönetenler Ülkücü dünya görüşünü yaymak mı, yoksa düzene payanda olmakla mı meşguller? Bu nüans sorgulanmalıdır. Kim daha çok var olmak, daha etkili olmak istiyorsa, onun mesajları daha büyük, daha iddialı ve daha çok kapsayıcı olmalıdır.

İnsanların, fikirlerin, ideolojilerin, siyasi ve sosyal hareketlerin tabi olduğu sosyolojik kanun böyledir.

Kim etkili olmak ve hâkim olmak istiyorsa, cemiyete yönelik söylem ve eylemleri de o denli büyük mesajlar içermelidir.

Hedefiniz ne kadar büyükse, verdiğiniz mesajın derinliği ve çapı da o kadar etkileyici ve büyük olmalıdır. Yapacağınız her çalışma hedefinizin büyüklüğü ile orantılı olmak zorundadır.

Davası hak ve doğru olanların tavır ve davranışları da mahkûmca olmamalıdır.

Türk milletinin sloganlara değil, küçük ve etkisiz kâğıt üstünde teşkilatlara değil, milli-manevi -maddi bütünselliğe dayanan bir yerli ‘doktrin’e, inandırıcı tasavvurlara ve aksiyoner dava adamlarına ihtiyacı var.

Bütün bunların dışındaki her şey laf-ı güzaftır.

Sorumluluk duygusu hem ülkü sahibi insanlar, hem de hedefleri olan teşkilatlar için var olabilmek yönünde en mühim içsel olgudur. Sorumluluk her insan için çapı değişen bir olmazsa olmazdır.

Mes’uliyet duygusundan yoksun fert ve teşkilatlar varlık iddiasında olamazlar. Şahsi ikbal için öne çıkanların görevlendirildiği teşkilatlar başarılı olamazlar.

Sorumluluk duygusu ve bu ruhi etkinin ifa edilebilmesi ise anlayış kapasitesinin, idrak gücünün seviyesiyle orantılıdır.

İdrak seviyesine göre değişen sorumluluk duygusu, hareket alanımızı da belirler.

Sorumluluklarımızın sınırları nelerdir?

Sosyal sorumluluk düzleminde neyi ne kadar idrak edebiliyoruz?

İdrakimizin kapsamlı olabilmesi, derinlik kazanabilmesi için nasıl bir gayret içindeyiz?

Bence bu sorular ve bu soruların cevapları bizim kendi iç murakabemiz anlamında çok önem taşımaktadır.NOT: Değerli gönüldaşlar... Konya’da Türk milliyetçiliği gayesi ve Ülkücü dünya görüşü çerçevesinde faaliyet yürüten bir STK var.

Ahde Vefa Turan Birliği Sosyal Dayanışma ve Eğitim Derneği.

Bu derneğimiz camiamız mağdurlarına destek olarak, öğrenci bursları vererek, mülteci soydaşlarımıza destek olarak, dini-milli, tarihi ve siyasi konularda konferanslar tertip ederek, kitap bastırarak kuruluş felsefesine uygun hareket etmek gayretindedir. Bu itibarla sizlerin de desteklerini bekliyoruz. Yaklaşan Ramazan ayında yapacağınız ayni ve nakdi hayırları dağıtırken Ahde Vefa Turan Birliği Derneği’ni de hatırlayınız.