1984 yılında İstanbul’da dünyaya gelmiştir. Azerbaycan Devlet İktisat Üniversitesi, Türk Dünyası İşletme Fakültesi’nde Uluslararası ilişkiler, Haliç Üniversitesi’nde İşletme eğitimi almış, yüksek lisansını aynı üniversitede tamamlamıştır. Uzun yıllar uluslararası bağımsız denetim kurumlarında çalışmış, ulusal gazetelerde yazarlık ve ulusal TV’lerde düzenli olarak yorumculuk yapmıştır. Türkiye’de ve Azerbaycan’da birçok konferansa konuşmacı olarak katılmış Apuhan’ın, yayınlanmış 4 kitabı bulunmaktadır.
İletişim:apuhan@outlook.com
S-400: Dolar 8, Euro 9 mu?
S-400’lerin teslimatı yaklaştıkça bir yandan ABD’den tehdit üstüne tehdit geliyor bir yandan da emekli maaşını hala Türkiye’den alan eski Büyükelçiler, kendi ülkelerine ABD sopası sallamaktan geri durmuyorlar.
Cumhuriyet dönemi Türkiye-ABD ilişkilerinin seyrine baktığımızda, ülkemizin sürekli zarar gören taraf olduğu çok açıktır. Türk hükümetleri, ‘Stratejik ortaklık-müttefiklik’ masalının peşinden giderken, ABD sürekli Türkiye’nin altını oymuş ve bazen Türk yetkilileri kameralar önünde tokatlayarak, bazen askerimizin başına çuval geçirerek bazen de tatbikat esnasında gemimizi vurarak dünya devletler ailesi içinde imajımızı ayakları altına almıştır.
Şüphesiz bizim gibi bir ülke için en ideal olanı her türlü savunma sistemini kendimizin üretmesi, savunma alanında dışa bağımlılıktan kurtulabilmektir. Ancak şu an bu mümkün olmadığına ve acil olarak hava savunma sistemine ihtiyaç duyduğumuza göre Türkiye’nin tercihini S-400’den yana kullanması gayet doğru bir karardır.
Bu sayede birçok defalar ülkemizi küçük düşüren ve Türkiye’yi uydusu olarak görmeyi alışkanlık haline getirmiş ABD’ye de gerekli ders verilmiş olacaktır.
ABD, S-400’lerin alınması halinde Türkiye’ye ağır ekonomik ambargolar uygulayacağını birçok defalar duyurmuştur. Bilinmelidir ki ABD bir ekonomik ambargo uygulamadan, Türk ekonomisi sıcak paraya dayanan ancak içi boş olan, bir balonu andıran bu iktisadi sistemden kurtulamaz. Türkiye’nin gerçeklerle yüz yüze kalması, yeni bir iktisadi sistem kurabilmesi için gerekli temeli de oluşturacaktır.
S-400’lerin Türkiye’ye gelmesi başta ABD olmak üzere muhataplarımıza Türkiye’nin bağımsız bir devlet olduğunu bir kez daha gösterecektir ve şüphesiz gerçekten bağımsız olmak da bunu gerektirir.
Bütün bunlarla beraber S-400’lerin Türk ekonomisine zarar vereceği ve Dolar’ın yukarı doğru bir seyir izleyeceği, bir algı operasyonundan başka bir şey değildir.
Zira Türkiye tarihinden ders alarak iktisadi yapısını sağlam temeller üzerine oturtmalı ve ekonomisini bu tarz krizlere hazır hale getirmeliydi. ABD ambargosunun Türk ekonomisine zarar vereceği aşikârdır ancak bunun sebebi bu ambargoya hazır olmayan, bu zamana kadar çareyi neoliberal politikalarda arayan 1938 sonrası kurulan bütün hükümetlerdir.
Sonuç olarak: Türkiye’nin S-400 tercihi bugün için doğrudur ancak nihai hedefimiz şüphesiz savunma sanayimizin tamamen yerli ve milli hale getirilebilmesi olmalıdır.