Sakin Öner

Tüm yazıları
...

Milli Eğitim Bakanı’na Açık Mektup-2

İletişim: sakinoner@hotmail.com

Sakin Öner

Sayın Bakanım,

Bu mektubumda

1. İlköğretim (Temel Eğitim)

1997-1998 eğitim yılında kesintisiz sekiz yıla çıkarılan İlköğretim (Temel eğitim), 2012-2013 eğitim yılında (4+4+4) sistemine geçilince, dört yıllık İlkokul ve dört yıllık Ortaokul olmak üzere kesintili ve iki kademeli hale getirilmiştir. Farklı yaş gruplarındaki öğrencilerin, aynı okul çatısı altında öğrenim görmelerinin pedagojik ve psikolojik sakıncaları göz önüne alındığında, İlköğretimin iki kademeli olması doğru bir düzenleme olmuştur. Fakat İlköğretim kurumları, 1997-1998 eğitim yılından önce olduğu gibi; İlkokullar beş yıllık, Ortaokullar üç yıllık eğitim kurumları olarak yapılandırılmalıdır.

1.1. İlkokullar

a. İlkokullar, eskiden olduğu gibi, beş yıllık eğitim kurumları haline getirilmelidir.

b. 2017-2018 eğitim yılından itibaren altı yaş grubundaki çocuklarımız, okul öncesi eğitim kurumlarında zorunlu eğitim kapsamına alındığına göre, ilköğretime başlama yaşı 6 yaş (72 ay) olmalıdır.

c. İlkokulda değerler eğitimine önem verilmelidir. Bu çerçevede; ulusal ve uluslararası kabul gören değerler tespit edilmeli, değerler eğitimi öğretmen yetiştirmede öğretmen adaylarına da ayrıca ders olarak okutulmalıdır. (Bu değerlere örnek olarak; UNESCO’nun da desteklediği “Yaşayan Değerler Eğitimi Programı”nın 12 evrensel değerini; “mutluluk, dürüstlük, alçakgönüllülük, işbirliği, özgürlük, sevgi, barış, saygı, sorumluluk, sadelik, hoşgörü, birlik” gösterebiliriz.)

d. Öğrencilerin kültür, sanat ve spor alanlarında gelişmelerini sağlayacak öğretmen ve okul altyapısı oluşturulmalıdır.

e. Yeterli alt yapı en kısa zamanda sağlanarak tekli öğretime geçilmeli, sınıflardaki öğrenci mevcutları azami 30 olarak düzenlenmelidir.

f. Kapalı olan köy ilkokulları açılmalı, özellikle ilkokulda taşımalı eğitime son verilmelidir.

1.2. Ortaokullar

a. İlköğretimin ikinci kademesi olan ortaokullar, eskiden olduğu gibi, üç yıllık eğitim kurumları haline getirilmelidir.

b. Ortaokulun, yönlendirici ve hayata hazırlayıcı eğitim kademesi olduğu düşünülerek, çok programlı olarak yeniden yapılandırılması düşünülmelidir. Ortaokullar yeniden yapılandırılırken öğrenciyi;  (Genel akademik öğretim), (Mesleki ve teknik öğretim) ve (Mesleki eğitim) alanlarına yönlendirecek biçimde çok programlı hale getirilmelidir. Öğrenci bu alanlara yönlendirilirken; Anaokulu ve İlkokullarda tutulan ruhsal dosyalarındaki değerlendirmeler ve PDR servislerinin değerlendirmeleri göz önünde bulundurulmalıdır. Eğer bu yapılandırma gerçekleşirse, ileride liselere geçişte, merkezi sınava da gerek kalmayacaktır.

c. Ortaokulların ders programları ve müfredatı, öğrenciyi ilgi, yetenek ve becerilerine göre hayata hazırlayacak biçimde çok programlı olarak yeniden yapılandırılmalıdır.

d. Ortaokullarda sınıf geçme sistemi gözden geçirilmeli, özellikle sınıf geçmeyi kolaylaştıran Şube Öğretmenler Kurulu kararı kapsamındaki derslere, ciddi bir sınırlama getirilmelidir.

e. Sistemde iki tür ortaokul bulunmaktadır: Genel Ortaokullar, İmam Hatip Ortaokulları. Özel yeteneğe dayalı eğitimin küçük yaşlarda daha verimli olduğu gerçeği göz önünde bulundurularak, İmam Hatip Ortaokulları gibi, Anadolu Liseleri, Anadolu Güzel Sanatlar ve Spor Liselerinin de ortaokulları açılabilir.

f. Ortaokuldan liselere geçişte, okullar arasında imkan ve fırsat eşitliği sağlanana kadar, ismi ne olursa olsun, bir merkezi seviye belirleme sınavına ihtiyaç bulunmaktadır. Öğrencilerin okul başarı puanları belirlenirken, sadece okul sınav puanları değil, tutum ve davranışları, proje ve araştırma yapma gibi bilimsel çalışmaları, sosyal, kültürel ve sportif faaliyetleri ile yerel, ulusal ve uluslararası başarıları da değerlendirilmelidir. Bakanlığımız bu sınavlarla ilgili verileri, okulların eğitim kalitesini belirlemede, eksiklikler ve aksaklıkların giderilmesinde baz olarak kullanmalıdır.

2. Ortaöğretim (Liseler)

Ortaöğretim; 2008-2009 eğitim yılından itibaren en az dört yıllık öğrenim veren, ortaokul sonrası 14-17 yaş grubu çocukların eğitimini kapsayan genel liseler ile meslekî ve teknik liselerden oluşur. Ortaöğretim, 2012-2013 eğitim yılından itibaren zorunlu eğitim kapsamına alınmıştır. Bugün lise öğretimimizde akademik başarı çok düşüktür. 2017 ÖSYM sonuçlarına göre İmam Hatip Lisesi mezunlarının % 17’si, Anadolu Lisesi mezunlarının % 34’ü, Fen Lisesi mezunlarının % 55’i, Özel Lise mezunlarının % 44’ü üniversiteye yerleşebilmiştir.

2.1. Genel Ortaöğretim

2012-2013 eğitim yılı sonunda genel ortaöğretim kurumları şunlardı: Genel Liseler, Anadolu Liseleri, Fen Liseleri, Anadolu Öğretmen Liseleri, Anadolu Güzel Sanatlar Liseleri,

Sosyal Bilimler Liseleri, Spor Liseleri. 2012-2013 eğitim yılı sonunda okul türlerini azaltma gerekçesiyle Genel Liselerin tamamı Anadolu Lisesine dönüştürüldü. Anadolu Güzel Sanatlar Liseleri ile Spor Liseleri birleştirildi. 2013-2014 eğitim yılı sonunda Anadolu Öğretmen Liseleri kapatıldı, binaları Fen Liseleri veya Sosyal Bilimler Liselerine tahsis edildi.

a. Eğitimde 4+4+4 düzenlemesi sonrasında Açık Öğretim Lisesinde okuyan öğrenci sayısı yüzde 65 artmış, 2016-2017 eğitim öğretim yılında Açık Öğretim Lisesindeki öğrenci sayısı 1 milyon 600 bine ulaşmıştır. Bu artışın temel sebebi, TEOG sistemi nedeniyle, istemediği halde Meslek Lisesi ya da İmam Hatip lisesine otomatik kaydı yapılan düşük puanlı öğrencilerin, Açık Öğretim Lisesine kayıt yaptırmak zorunda kalmalarıdır. Lise öğretiminin zorunlu eğitim kapsamına alınmasından sonra, yeterli sayıda genel ortaöğretim binası yapılmamıştır. Bina ihtiyacının en kısa zamanda karşılanarak, öğrencilerin örgün eğitim dışına çıkması önlenmelidir.

b. Anadolu Liseleri, ülkenin iyi yabancı dil bilen insan ihtiyacını karşılamak için kurulmuş ve başarılı öğrencilerin sınavla girdikleri okullardır. 2012-2013 öğretim yılından sonra bütün Genel Liselerin Anadolu Liselerine dönüştürülmesi sonucu, okul kontenjanları düşürülmüş, bu da derslik açığına yol açmıştır. Bu yüzden, akademik başarısı düşük olan Anadolu Liselerinin, tekrar Genel Liseye dönüştürülmesiyle bu ihtiyaç, büyük ölçüde karşılanacaktır.

c. Genel ortaöğretimdeki fiziki kapasite açığını kısa sürede kapatmanın yollarından biri de, doluluk oranı düşük olan okulların, Çok Programlı Okul haline dönüştürülmesidir.

d. Anadolu Lisesi olarak eğitimine devamına karar verilen liselerin tamamı (Hazırlık+4 Yıllık) okullar olmalıdır.

e. 2014-2015 eğitim yılından itibaren seçilen ve doğrudan bakanlığa bağlanan “Proje Okullarının” yeniden değerlendirilmesi uygun olacaktır. Bu okullar, akademik başarısı çok yüksek olan okullar olmalıdır.

f. Dünyadaki teknolojik gelişmeleri ve bilimsel literatürü yakından takip etmesi gereken Fen liseleri, Fen ve Teknoloji Liselerine dönüştürülmelidir. Bu liselerde de, Sosyal Bilimler Liseleri gibi, Hazırlık Sınıfı konulmalıdır.

g. Lise müfredatları sadeleştirilerek, çeşitli ülkelerde uygulanmaya başlanan Uluslararası Bakalorya Programlarına uyumlu hale getirilmelidir. Bu çerçevede; Öğretmen Üniversitelerinde Bakalorya Öğretmenliği için gerekli düzenlemeler yapılmalıdır.